MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
1881-1938

Mustafa kemal istanbul harp okulu

OKULA GİRİŞİ, DERSLERİ VE NOTLARI
 
Mustafa Kemal'in birinci sınıftaki durumunu en iyi nakleden arkadaşı Ali Fuat'tır. 
Ali Fuat Paşa hatıralarında Mustafa Kemal'le tanışmasını ve "Harbiyeli Mustafa 
Kemal"i şu şekilde anlatmaktadır: 
"O zamanki adı "Mekteb-i Harbiye-i Şahane" olan Harp Okulu'nun dahiliye 
Müdürü Albay İbrahim Bey, nöbetçi subaylarından birini çağırdı:
"Salacaklı Ali Fuat Efendi, sınavlarını vererek mektebe kabul edildi. Kendisini 
birinci sınıfın birinci kısmına götür."
emrini verdi. Sonra neden gerek gördü bilmem, ilâve etti: "Fuat Efendi, Müşir şehit 
Mehmet Ali Paşa'nın torunudur. Dedem Mehmet Ali Paşa, 93 Savaşı'nda (1877-
1878) Tuna Orduları Başkumandanı'yken şehit düşmüştü".
İçimde tatlı bir heyecan vardı. Düşlerim gerçekleşmiş, ben de dedem, babam, 
eniştelerim ve ağabeyim gibi asker olmuştum. Bu uğurda sarf ettiğim çabalar boşa 
gitmemişti. Albay İbrahim Bey'in odasından çıkarken heyecandan az daha selâm 
vermeyi unutuyordum. Nöbetçi subayı önde, ben arkasında okulun koridorlarını
geçtik. O zamanlar, öğrencilerin hafta tatilleri perşembe günleri öğleden sonra 
başlar, cuma akşamı sona ererdi. Bugün de cuma olduğu için öğrenciler gruplar 
halinde şen şakrak okula dönüyorlardı. Aralarında Erzincan Rüştiyesi'nden 
tanıdığım bazı simalar da vardı.
Kendi odasına geldiğimiz zaman nöbetçi subayı hademelerden birine:
 
Birinci sınıfın birinci kısım çavuşu Mustafa Efendi buraya gelsin. Emrini verdi. 
Sonra bana döndü :
 
Mustafa Efendi, sizden birkaç ay önce Manastır Askeri İdadisi'nden geldi. 
Çalışkan, iyi huylu ve zeki bir çocuktur. Onunla iyi anlaş.
Kısa bir süre sonra içeriye on yedi, on sekiz yaşlarında; sarı saçlı, parlak mavi 
gözlü, sarı bıyıklı, pembe yanaklı, zayıfça bir çocuk girdi. Giydiği şık Harbiyeli 
elbisesini düzgün bedenine pek yakıştırmıştı. Vakurdu. Nöbetçi subayını selamladı:
 
Emredin efendim.
Senin takımının birinci mangasına, sınavla Harbiye'ye kabul edilen Salacaklı Ali 
Fuat Efendi'nin kaydını yaptık. Alıp gidin. Kendine ne şekilde hareket etmesi 
gerektiğini güzelce anlatın. Askeri İdadi'den gelmediğini de dikkate alın.4
Sarı saçlı, sarı burma bıyıklı genç Harbiyeli ayaklarını birbirine vurdu.
Emredersiniz efendim, baş üstüne efendim.
Sonra bana döndü. Gayet nazik bir tavırla:
Buyurun arkadaş. dedi, Gidelim.
İkimiz kapıdan birlikte çıktık. Yan yana yürüyorduk. Fakat kolundaki üçü kırmızı
ve biri sarı olan şeridi fark edince duruladım. Askerlikte kıdem ve rütbe esastı.
Siz önden geçin çavuşum, ben sizi takip edeyim.
Bu hitabımdan memnun oldu. O önde, ben arkada Dahiliye'den çıktık.
İşte, Türk tarihine şan ve şeref veren aziz ve rahmetli arkadaşım Mustafa Kemal'i 
böyle tanımıştım. Üzerinden altmış küsur yıl geçmiş olmasına rağmen, o cuma 
akşamını hâlâ ve bütün heyecanı ile hatırlarım...
Mustafa Kemal, İstanbul'a gelerek 13 Mart 1899'da Pangaltı'daki Harp Okulu'na 
kaydoldu. İki ay içinde kendisini tanıtarak sınıfının çavuşu oldu.
Şimdi hatıralarıma başladığım yere, Harp Okulu'na dönüyorum. Okula başladığım 
o cuma akşamını hiç unutmam. Mustafa Kemal önde, ben arkada dahiliyeden 
çıktık. Okulun asıl koridorundan geçerken koluma girdi: 
Önce yatakhaneye çıkalım, size yatacağınız yeri göstereyim. Sonra dershaneye 
gideriz.
Yatakhanemiz, üst katta Boğaz'a bakan cephenin ortasındaydı. Burasını beğendim. 
Birinci katta cephesi Nişantaşı istikametinde olan dershanemiz ise, önünde 
aristokrat daireleri olduğu için içeriye az ışık nüfuz edebiliyordu. Bu yüzden salona 
"Karanlık Dershane" adı verilmişti. Mustafa Kemal:
Dershanemiz karanlık, fakat bizim yüreklerimiz aydınlıktır.
Dedi ve hangi okuldan geldiğimi sordu. Moda'daki Fransız Sen Josef Lisesi'nde 
okuduğumu söyledim. Sustu, bir şey daha sormak istediğini, fakat çekindiğini 
anladım.
Galiba, daha başka şeyler de öğrenmek istiyorsunuz.
Kararsızlığı geçmişti.
Askeri İdadi derslerinin sınavlarını verdiniz mi ? 
Hepsinden sınava girdim. Yalnız hesap, geometri ve cebir gibi dersleri Sen Josef'te 
Fransızca okuduğum için bunlara ait soruların yanıtlarını Fransızca olarak vermek 
istediğimi söyledim. Sınav Kurulu ricamı kabul etti.
Birden elimi sıktı.
Çok iyi, çok iyi, birbirimize yardımcı olacağız. Merak ettiğim bazı Fransızca 
eserleri okumak için sık sık sözlüğe müracaat ediyorum. Bundan sonra sizden 
yararlanmaya çalışacağım.
Bu sırada çavuş işaretinin üzerindeki sarışerit dikkatimi çekti. Neye delalet ettiğini 
sordum. Meğer Fransızca sınavına girmiş, başarı kazanmış, ondan dolayı bu şeridi 
de ilave etmişler. O zamanlar Türk okullarında yabancı dil öğrenimi kolay değildi. 
Kendi kendisine çalıştığı ve büyük çaba gösterdiği kesindi: Toplamı yedi yüz elli 
kişiyi bulan birinci sınıfta, kendisi gibi dil bilenlerin sayısının parmakla sayılacak 
kadar az olduğunu söyledi. Sonra:
Ailenizde asker var mı?
Diye bir soru sordu:
Ailemizin bütün erkekleri askerdir.5
Yanıtını verdim. Memnun oldu. Biz konuşmaya devam ederken arkadan:
Fuat, Fuat!
Diye birisinin bağırdığını duydum. Başımı çevirdim, Mehmet Ali ağabeyim bize 
doğru geliyordu. Kendisine sınıfımızın çavuşunu tanıttım. El sıkıştılar. Okulun 
üçüncü sınıfında olan ağabeyim:
Mustafa Kemal Efendi'yi gıyaben tanıyorum, dedi.
Manastır'dan gelen arkadaşlar çok övgüde bulundular.
Yeni arkadaşım, övülmekten utanıyormuş gibi başını hafifçe önüne eğdi ve öylece 
teşekkür etti.
"Kısım Çavuşu" Mustafa Kemal, kısımda önce "Sınıf Başçavuşu" Ispartalı Faik ve 
Ömer Abdülkadir Yanya ile birlikte birinci sırada oturuyordu. Sonra yanlarına Ali 
Fuat'ı da alarak dört samimi arkadaş birlikte oturmaya başladılar. Ali Fuat Cebesoy, 
bunu şöyle anlatıyor:
"Ertesi günü derslere başladım. Birinci sıranın baş tarafında Başçavuşumuz 
Ispartalı Faik oturuyordu. Bu öğrenci, Bursa Askerî İdadisi'nin birincisiydi. Zeki ve 
bilgili bir gençti. Ne yazık ki, son sınıfta bir kazaya uğradı ve askerlikten ayrılmak 
zorunda kaldı. Ispartalı Faik'in yanında Mustafa Kemal ve Ömer Abdülkadir Yanya 
vardı. Bu kişi, Birinci Dünya Savaşı'nda Sadrazam Talat Paşa'nın yaverliğini 
yapmıştır. Ben yeni geldiğim için arka sıralardaydım. Fakat birkaç gün sonra 
durum değişti. Mustafa Kemal, Ispartalı Faik ile konuşmuş:
Salacaklı Fuat'ı bizim sıraya alalım.
Demiş, Ispartalı da bu öneriyi iyi karşılamış olacak ki, öğle yemeğinde yanıma 
gelen Mustafa Kemal: 
Bizimle beraber oturmak ister misiniz?
Diye sordu. Çok memnun oldum.
Siz nasıl emrederseniz, çavuşum.
Yanıtını verdim. Öğleden sonra birinci sıraya geçtim. Şimdi sağımda Mustafa 
Kemal, solumda Ömer Abdülkadir Yanya vardı. Dördümüz de iyi anlaşmıştık."
 
Mustafa Kemal'in birinci sınıfta bulunduğu 1899-1900 eğitim-öğretim yılında 
Harbiye'de okutulan dersler şunlardı: "Akaid-i Diniye, Topografya, Hendese-i 
Resmiye, Hikmet-i Tabiye, Askerî Kimya, Askerî Kitâbet, Talim Nazariyatı, 
Terbiye-yi Askerî, Lisan (Fransızca, Almanca, Rusça), Harita Tersimi (Çizimi), 
Talim Ameliyatı (Uygulaması), Topografya Ameliyatı".
Mehmet Esat'ın "Mirat-ı Mekteb-i Harbiye"sinde 1900 ve 1901 yılları için verdiği 
okutulan dersler listesine göre de birinci sınıfta; "Akaid-i Diniyye, Topoğrafya 
Nazariyatı, Hendese-i Resmiye, Hikmet-i Tabiye, Kimya, Talim Nazariyatı, 
Malumat ve Terbiye-yi Askeriye, Harita Tersimi, Hendese-yi Resmiye Eşkali, 
Topoğrafya Ameliyatı, Talim Ameliyatı, Alman veya Rus Lisanı, Kitabet" dersleri 
okutulmaktaydı. 
Mustafa Kemal'in ikinci ve üçüncü sınıf notlarını ihtiva eden defterler Harp Okulu 
Arşivi'ndedir. O'nun birinci sınıf notlarını ihtiva eden not çizelgeleri de, H. Gök ve 
M. Uyar tarafından İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Osmanlıca Eserler 
Bölümü'nde bulunarak, yeni bir inceleme ile bilim âlemine duyurulmuştur. 6
Buna göre Mustafa Kemal birinci sınıfta öğrenci olduğu sırada, 1899-1900 eğitim-
öğretim yılında, 635'i Piyade, 88'i Süvari ve 16'sı Baytar sınıflarından olmak üzere 
toplam 739 öğrenci vardı. Bu yıla ait not çizelgelerinde notları bulunmayan 25'i 
Piyade, 8'i Süvari ve 3'ü Baytar sınıfından toplam 36 öğrencinin muhtemelen 
okuldan atıldıkları ve gerçekte ikinci sınıfa devam edenlerin toplam 703 kişi olduğu 
anlaşılmaktadır. 
Mustafa Kemal birinci sene Piyade sınıfından eğitim ve öğretime devam eden 
toplam 610 arkadaşı arasından, toplam 484 not alarak ve 9ncu olarak ikinci sınıfa 
geçmiştir. Bu seneki not çizelgelerine göre "beher dersin tam numarası yekun-ı
umumisi 530" ve "beher dersin üssü mizanı yekun-ı umumisi 234"tür.
Mustafa Kemal'in birinci sınıfta okuduğu dersler ve aldığı notlar şu şekildedir: 
"Akaid-i Diniye (42), Topoğrafya Nazariyatı (33), Hendese-yi Resmiye (29), 
Hikmet-i Tabiye (44), Kimya (42), Kitabet (45), Talim Nazariyatı (37), Malumat-ı
ve Terbiye-yi Askeriye (45), Lisan-ı Fransevî (44), Harita Tersimi (19), Hendese-yi 
Resmiye Eşkali (20), Topoğrafya Ameliyatı (20), Talim Ameliyatı (20), Alman 
veya Rus Lisanı (44). 
Bu sınıfta okutulan toplam 14 ders vardır ve 4 adet dersin tam numarası 20, diğer 
10 dersin tam numarası 45'tir. Bu duruma göre Mustafa Kemal, 5 dersten tam 
numara almıştır. Sınıfın birincisi, Üsküplü Ali Şevket Efendi; Vanlı Müştak 
Efendi'dir. Ali Şevket ve Müştak'ın toplam notları 509'dur. 
Mustafa Kemal, 1922'de anlattığı anılarında, İstanbul'da geçen bu ilk yılı için 
sadece şunları söyler: "Birinci sınıfta gençlik hayallerine tutuldum. Dersleri ihmal 
ettim. Senenin nasıl geçtiğinin farkında olmadım Ancak dersler kesilince kitaplara 
sarıldım." Eğer T. Ünal'ın birinci sınıftaki toplam 703 öğrenci için verdiğini tahmin 
ettiğimiz başarı durumu doğru ise; sınıfını tüm öğrenciler içinde 29ncu; not 
çizelgesindeki 610 Piyade sınıfı öğrencisi arasından da 9'uncu olarak bir üst sınıfa 
geçmiş olması, derslere fazla çalışmadan böyle büyük bir başarı sağlaması onun 
üstün bir öğrenci olduğunu göstermektedir.
Mustafa Kemal, ikinci sınıfta, 1900-1901 eğitim-öğretim yılında 420 arkadaşı
arasından, toplam 522 not alarak ve 11 nci olarak üçüncü sınıfa geçmiştir. Bu 
seneki numara defterine göre "beher dersin tam numarası yekun-ı umumisi 575" ve 
"beher dersin üssü mizanı yekun-ı umumisi 256.5"tir.
Mustafa Kemal'in ikinci sınıfta okuduğu dersler ve aldığı notlar şu şekildedir: 
"Akaid-i Diniyye (45), Hizmet-i Seferiye (38), Dahiliye Kanunname-i Hümayunu 
(45), Fenn-i Mimari (41), Fenn-i Furusiyyet Nazariyatı (45), Lisan-ı Fransevî(42), 
Talim Nazariyatı (43), Malumat-ı ve Terbiye-yi Askeriyye (31), İlm-i Ahlâk (43), 
Kılıç Talimi (12), İstikşafat-ı Askeriyye (14), Harita Tersimi (18), Talim Ameliyatı
(20), Ceza Kanunname-yi Hümayunu (44), Alman veya Rus Lisanı (41)". 
Bu sınıfta okutulan toplam 15 ders vardır ve 4 adet dersin tam numarası 20, diğer 
11 dersin tam numarası 45'tir. Bu duruma göre Mustafa Kemal, 4 dersten tam 
numara almıştır. Sınıfın birincisi, Manastır'ı da birincilikle bitiren meşhur Selanikli 
Ahmet Tevfik; ikincisi de Bursa'yı birincilikle bitiren Ispartalı Faik'tir. Ahmet 
Tevfik'in toplam notu 552, Faik'in toplam notu 551'dir. 
Mustafa Kemal, üçüncü sınıfta, 1901-1902 eğitim-öğretim yılında 459 arkadaşı
arasından ve 17.5 not olan üssü mizan ve üç yıllık notlarının toplamı üzerinden 7
Harp Okulu'nu 8 nci olarak bitirmiştir. Numara defterine göre, "beher dersin tam 
numarası" bakımından öğrencilerin "üç senede kazandıkları numaraların yekun-ı
umumisi 1635" tir. Mustafa Kemal'in üç yıllık not toplamı ise 1498'dir. "Üç sene 
nihayetinde umumda sıra numarası 8" dir. Bu sıra aynı zamanda "sicil sırası"nı
göstermektedir. Diploma numarası 5998'dir. 
Mustafa Kemal'in üçüncü sınıfta okuduğu dersler ve aldığı notlar şu şekildedir: 
"Sınıf-ı Salise Tabiyesi (41), İstihkamat-ı Hafife (40), Fenn-i Esliha (45), Hıfzı's- 
Sıhha-yı Askerî (45), Coğrafya-yı Askerî (42), Devlet-i Aliyye Ordu Teşkilâtı (43), 
Talim Nazariyatı (44), Malumat ve Terbiye-yi Askerî (41), Lisan-ı Fransevî (43), 
İstikşafat-ı Askeriyye (17), İstihkam Eşkali (18), Talim Ameliyatı (19), Tabiye 
Tatbikatı (18), Alman veya Rus Lisanı (36)". 
Bu sınıfta okutulan toplam 14 ders vardır ve 4 adet dersin tam numarası 20, diğer 
10 dersin tam numarası 45'tir. Bu duruma göre Mustafa Kemal, 2 dersten tam 
numara almıştır. Sınıfın birincisi yine Selanikli Ahmet Tevfik; ikincisi de yine 
Ispartalı Faik'tir. Ahmet Tevfik'in üç senelik toplam notu 1571, Faik'in toplam notu 
1570'tir. 
İlk ona giren diğer öğrencilerin sırası ve üç yıllık toplam notlarışu şekildedir: "3. 
Mehmet Müştak, Van (1555); 4. Hayri, Davutpaşa (1519), 5. Ali Şevket, Üsküp 
(1519), 6. Mehmed Cemil, Süleymaniye (1508), 7. Selim, Çerkes (1505), 8. 
Mustafa Kemal, Selanik (1498), 9. Ahmed Müfit, Kırşehir (1494), 10. Halil, 
Trabzon (1490)"





 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol